Makine ihracatı yüzde 10 arttı, 21 milyar doları buldu

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından yapılan açıklamaya göre, makine imalat sanayisinin ihracatı, bu yılın ocak-eylül döneminde serbest bölgeler dahil edildiğinde 21 milyar dolar seviyesine yükseldi.

Sektör, miktar bazında ihracatında yüzde 6,6'lık bir azalma yaşadı, ancak kilogram başına ihracat ortalamasında yaklaşık yüzde 20 artışın etkisiyle gelirlerini artırmayı başardı. En fazla ihracat yapılan ülkeler arasında Almanya, Rusya ve ABD öne çıktı.

MAİB Başkanı Kutlu Karavelioğlu, dünya ekonomisinde ve sektörün ana ihracat pazarlarında yaşanan yavaşlamalara rağmen, son çeyreğe 20 milyar dolar sınırını aşarak girdiklerini ve bu başarıyı büyük ölçüde makinelerin teknoloji sınıflarındaki yükselişin etkisiyle yakaladıklarını memnuniyetle ifade etti.

2024'ün ikinci yarısını işaret etti

Karavelioğlu'nun ifadeleri şu şekilde oldu;

"Zorlu bir süreçte Türkiye'nin, iki büyük savaşın tam ortasında benzersiz bir sınav verdiğini görüyoruz. Gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının alacakları kararların ekonomik aktivitelere ve yatırımlara olan etkilerini tahmin etmeye çalışırken, maalesef yakın coğrafyamızda yeni bir çatışma başladı. Yükselen faiz oranlarının talebi yavaşlatması ve bunun makine ve teçhizat yatırımlarını sınırlayarak küresel ekonomik durgunluğa yol açması gibi zorlu bir dönemde, Orta Doğu'daki belirsizliğin etkilerini öngörmek zor.

Yatırımlarda yeniden artışın normal seyrinde 2024'ün ikinci yarısında başlamasını bekliyoruz. Bu konuda sabırlıyız, ancak tabii ki en büyük dileğimiz, komşularımız arasında barışın sağlanması ve istikrarın yeniden tesis edilmesidir."

'Durgunluğu adaptasyon olarak değerlendirmeliyiz'

Karavelioğlu, bu yılın ilk üç çeyreğinde dünya ekonomisindeki zorlukların temel kaynaklarını yüksek faiz oranları, yüksek enerji maliyetleri, enflasyon ve endüstrideki azalan siparişler olarak belirtti. Aynı dönemde Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle uygulanan ambargolar ve ticaret kısıtlamaları, ABD, Çin ve AB arasındaki hegemonya mücadelesi gibi olumsuz küresel gelişmelerle başa çıkmayı başardık. Şu anda en büyük dertlerimizden biri, en önemli ihracat pazarımız olan Almanya'daki durgun ekonomik göstergeler. Bu geçiş sürecini, gelecekte sürdürülebilirliği etkileyen yeni şartlarla uyum sağlamak için bir ek süre olarak değerlendirmeliyiz.

Karavelioğlu, yeşil dönüşüm konusundaki bürokratik engellere takılmamak için bu kış yapılacak hazırlıkların son derece önemli olduğunu vurgulayarak, kaçırılan zamanın geri alınamayacağına dikkat çekti. Ayrıca, makine sektöründeki yeşil dönüşüm ve Sınırda Karbon Düzenlemesi çalışmalarına değindi ve Ticaret Bakanlığı öncülüğünde hayata geçirilen yeni uygulamalardan memnuniyetlerini dile getirdi. Ancak aynı derecede önemli bir ihtiyaç olarak, ithalatı artıran koşulların ortadan kaldırılmasını belirtti.

Karavelioğlu, dünya genelinde olduğu gibi Türkiye'de de finansmana erişimde yaşanan zorluklara dikkat çekti ve makine sektöründe ithalat eğilimini azaltacak tedbirlerin alınması çağrısında bulundu.